(Özel Haber) Para çok usta yok

Doğduğu toprak olan Amasya’da mesleğini icra eden az sayıda kişiden biri olan Burhan Özbakır, bakırcılığa olan ilginin gittikçe azaldığını ve bunun da en temel sebebinin insanların giderek tembelleşmesi olduğunu ifade etti.

Eskiden bu iş daha zordu

Mesleğe çok küçük yaşta başlayan Özbakır ‘‘Benim babam bir bakır ustasıydı. Dükkana gelir, yaptıklarını izler, ben de ondan bir şeyler kapmaya çalışırdım. Sonra babam vefat edince onun mesleğini devam ettirdim. Ve hiç ara vermeden 75 yıllık serüvenimde bakırcılık mesleğimi en iyi şekilde yapmaya çalıştım." dedi. Özbakır, geçmişle günümüz arasında bir kıyaslama yaparak "Eskiden bu meslek çok uğraş gerektirirdi. Kalhanelerde eritilen bakıra dövme işlemi yapılır, çekiçle saatlerce şekil verilirdi. Şimdi ise oksijenle kaynatılan bakır, daha az zaman harcanarak dövme işlemi yapılıyor. 1 saatte 20 tane bakır çıkartabiliyoruz.’’ diye konuştu.

Özbakır, tüm bu gelişmelere rağmen, gençlerin bu mesleğe olan ilgisizliğini toplumun giderek tembelleşmesine bağladı. Bu mesleğin maddi ve manevi açıdan değerlii bir meslek olduğunu ve iyi bir ustanın çok iyi paralar kazanabileceğini söyleyerek ‘’Yetiştirecek bir çırak bulamıyoruz. Şimdiki gençler bizim çağımızda yetişenlere göre çok tembeller. Parayı çalışmadan kazanma düşüncesindeler ve bakırcılık gibi iyi para kazandıran bu mesleğe karşı çok ilgisiz davranıyorlar. Madem para kazanmak istiyorsun, çalışacaksın." dedi.

Ustası kalmadığı için bitecek

Bakırcılıkta önemli bir yer tutan Sini (yer tepsisi) ve Âlem (cami minarelerinin en tepesine konulan hilal yapımıyla iligli olarak şimdilerde yapacak ustası kalmadığı için üretilemiyor veya az sayıda antika dükkanlarında bir süs eşyası olarak satılıyor diye dert yakınan Özbakır sini ve alem yapmaya devam ediyor. Özbakır "Eskilerde neredeyse her evde kullanılan sini tepsisi ve âlem, yapacak ustası kalmadığı için antika eser olarak satılıyor. Ancak bir süre sonra bunlar da bitecek... Bunlar bizim tarihimizi, kültürümüzü yansıtan, son derece harika şaheserler. Arkamızda bulunan Burmalı Câmii'nin (Selçuklu zamanından kalma 1247 yapımı) tepesine bir âlem yapmak istediler. Usta bulamadılar yurtdışından usta arıyorlardı. O sırada bana geldiler ve ben yaptım. Şuan da bu işi yapan bir tek ben varım.’’ diyerek bakırcılık mesleğinin günümüzdeki durumunu özetledi.

Özbakır ‘‘Sadece resmini görmek bana yetiyor. Bakıra istediğim şekli verebiliyorum. Ama şuan yaş ilerlediği için yapmakta zorlanıyorum. Ne yaptıysam, hep daha iyisini yapmaya çalıştım. 4 metrelik âlem yapımı ile rekor kırdım. Ödüller kazandım. Ancak, hiçbiri bana bakır tezgahına geçtiğimde aldığım mutluluğu veremedi. Şimdi birisi gelip dese ki ‘ben bakır ustalığı öğrenmek istiyorum’ kalkıp yine o tezgaha oturur, bildiğim her şeyi ona öğretmeye çalışırım. Bu mesleğin ölmesini istemiyorum.’’ şeklinde konuştu.