© Haber282 - 2020

SİYASİLERDEN VE BARODAN ÖZEL HASTANEYE SERT TEPKİ

Çorlu Özel Reyap Hastanesi'nde yaşanan ve kamuoyunu derinden sarsan trajik olayın ardından siyasiler ve baro temsilcileri, Devrim Gazetesi'ne konuşarak hastaneye yönelik sert eleştirilerde bulundular. Yaşanan bu skandal, sağlık sektöründeki denetimsizlik ve insan hayatına verilen önemin sorgulanmasına neden oldu.

BUNLARIN YANLARINA BU KAR KALMAZ

AK Parti Tekirdağ Milletvekili Mestan Özcan şu sözlerle tepkisini gösterdi. “ Son dönemde Türkiye’nin gündeminde de olan yenidoğan bebeklerle ilgili oluşturulan bir çetenin sıkıntılar yarattığını maalesef birçok bebeğin bu vesileden hayatını kaybettiğini görüyoruz. Bununla ilgili Mayıs ayında bir süreç başlamış ve ardından bir 5 aylık süre içerisinde de sıkı takiple gerek İçişleri Bakanlığı, gerek Adalet Bakanlığı nihai sonuca varmış durumda. Bununla ilgili yargıya intikal etmiş bir süreç olduğu için çok detaylı bilgi vermemiz doğru olmayabilir. Çünkü dava süreçleri başlayacak. Ancak Çorlu’da da böyle bir hastanenin olduğunu biliyoruz. Teknik incelemeler sonucunda sıkıntıya haiz olanları varsa Sağlık Bakanlığınca bunların ruhsatlarının iptal edildiğini biliyoruz. İçeride hastaların mağdur edilmemesi için, Sağlık Bakanlığımız, Tekirdağ İl Sağlık Müdürlüğümüz, konunun ciddiyetini göz önünde bulundurarak çalışmalarını sürdürüyor. Bazı hastalar, farklı özel hastanelere yada devletimizin şehir hastanelerine ve üniversite hastanelerinin yoğun bakımlarına sevk ediliyor. Umarım yargıda bu tür işler çeviren çetelerin sonucuna ulaşırız.  Bunların yanlarına bu kar kalmaz. Hiç kimse, özellikle geleceğimizin teminatı çocuklarımızı, bebeklerimizi bu hezimete sürükleyemez” dedi.

HERKESİN GÖZÜNÜ PARA HIRSI BÜRÜMÜŞ

CHP Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun, hastanede yaşanan trajik olayın ardından açıklamalarda bulunarak, bu tür ihmallerin kabul edilemez olduğunu vurguladı: "Bana göre bekleme süresi çok uzundu. Kaybettiğimiz canlarımızın hesabını kim verecek? Şimdiye kadar yapılan ihmallerin bir sonucuyla karşı karşıyayız. Bu yaşananlar ne yazık ki ilk değil ve daha öncesinde de pek çok kez benzer olaylar yaşandı. Göz göre göre gelen bu trajediye karşı gereken önlemler zamanında alınmadı. Herkesin gözünü para hırsı bürümüş durumda; bu para hırsı yüzünden ne yazık ki birçok yavrumuzu kaybettik. Yetkililer bugüne kadar neyi bekledi? Acilen tedbir alınması gereken bir konuya neden bu kadar kayıtsız kalındı anlamıyorum. Şimdi bu ailelerin acısını nasıl dindirecekler, kaybettikleri evlatlarının hesabını kim verecek? Bütün bu sorumsuzluklar yüzünden nice hayatlar yok oldu. İnşallah adalet yerini bulur ve sorumlular hak ettikleri cezayı alır. Artık gözlerimizin önünde canlarımız birer birer sönerken, insanlık onuru ve vicdanlar da büyük yara alıyor," ifadelerini kullandı.

ALLAH BELALARINI VERSİN!

DEVA Partisi Tekirdağ Milletvekili Cem Avşar ise olaya yönelik çok daha sert ifadeler kullandı ve hastane yönetimini, denetim mekanizmalarını ve sorumluları hedef aldı: "Bu olay gerçekten bizi insanlığımızdan utandıracak bir noktaya geldi. Böyle bir skandalın parçası olanların Allah belasını versin! Bunu başka nasıl ifade edebilirim bilmiyorum. Bir baba olarak bu duruma dayanmak mümkün değil; katledilen evlatlarımız için içim yanıyor. Bu katil şebekelerinin ömür boyu hapis yatması bile ailelerin acısını hafifletmez. İnsanlar evlatlarını kaybetmiş durumda ve bu acı hiçbir şekilde telafi edilemez. Her şey para için yapılıyor; insan hayatının değeri 140 bin liraya düşmüş durumda ve bebeklerin hayatlarıyla oynanıyor. En acısı ise bu skandalın uzun süredir devam ediyor olması ve hastanelerdeki denetimsizlik nedeniyle bir türlü durdurulamaması. Çorlu’da yaklaşık 350 bin kişinin yaşadığı bir bölgede böylesine bir skandalın yaşanmasının kabul edilemez. Bu hastanelerin uzun yıllardır yeterince denetlenmemesi, skandalın boyutlarını daha da büyütüyor. Gelen bilgilere göre, bazı hastalarda tıbbi açıdan yapılacak bir şey kalmamasına rağmen, para koparmak amacıyla haftalarca ilaçlarla yaşam destek sağlanmış. Bu ailelerin duyguları ve umutları acımasızca istismar edilmiş. Bu iş, sadece sağlık sektörünün değil, aynı zamanda vicdanların çöküşünü de gözler önüne seriyor." Sözleri ile sitem etti.

SAĞLIK SİSTEMİNE OLAN GÜVEN DERİNDEN SARSILDI

Tekirdağ Barosu Başkanı Egemen Gürcün da olayla ilgili endişelerini dile getirerek, "Son günlerde kamuoyuna yansıyan ve insan hakları, sağlık etiği gibi önemli konulara temas eden 'Yenidoğan Çetesi' haberi büyük bir şok ve endişe yaratmıştır. Çorlu’daki hastanenin de adının geçtiği, Türkiye genelinde 19 hastanede yaşandığı iddia edilen yasa dışı faaliyetler, toplumda sağlık sistemine ve adalete olan güveni derinden sarsmıştır. Baro olarak, bu olayın titizlikle araştırılmasını ve suçluların adalet önünde hesap vermesini talep ediyoruz. Yenidoğan bebeklerin yasa dışı yollarla çetelere verilmesi, insanlık onuruna ve uluslararası sözleşmelere tamamen aykırıdır. Bu korkunç olay karşısında, gereken adımların ivedilikle atılması ve sorumluların en ağır şekilde cezalandırılması gerekmektedir. Mesleki sorumluluklarını yerine getirmeyen sağlık çalışanları hakkında cezai ve idari işlemlerin bir an önce başlatılmasını talep ediyoruz. Bu tür olayların aydınlatılması ve toplumun bilinçlenmesi için Tekirdağ Barosu olarak üzerimize düşen her türlü sorumluluğu yerine getireceğiz. Yargı sürecinin şeffaf yürütülmesi ve adaletin hızlı bir şekilde tecelli etmesi, halkın hukuka olan inancını yeniden kazandıracaktır.” İfade etti.”

BU OLAYIN KABUL EDİLMESİ MÜMKÜN DEĞİL

Çorlu Belediye Başkanı Ahmet Sarıkurt da yaşanan skandala sert tepki gösterdi. Sarıkurt, "Memlekette olan bu olayın kabul görmesi mümkün değildir. İnsan hayatının bu şekilde değersizleştirilmesi ve sağlık sektöründeki ihmaller asla kabul edilemez. Şehrimizdeki bu hastanede faaliyetlerin durdurulduğunu, hasta kabulünün yapılmadığını ve mevcut hastaların diğer hastanelere sevk edildiğini öğrendim. Böyle bir olayın şehrimizde yaşanmasından dolayı büyük bir üzüntü duyuyorum. Tüm sorumluların en kısa sürede adalet önünde hesap vermesi ve bu tür ihmallerin bir daha yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınması şarttır" ifadelerini kullandı.

Tepkiler her geçen gün büyürken, adaletin gecikmeden sağlanması ve benzer trajedilerin bir daha yaşanmaması için toplumun gözleri şimdi yargı sürecinde.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER