Tüm emekçi kardeşlerimin 1 Mayıs İşçi Bayramı’nı kutlarım. Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü olan 1 Mayıs’a ne yazık ki Kovid-19 salgını sonucu iş güvencesinin kalmadığı, işsizliğin patladığı ve emek sömürüsünün yoğunlaştığı süreçte girmenin üzüntüsünü yaşıyoruz.
Türkiye AKP iktidarında; iş güvenliği, güvencesiz üretim ve meslek hastalıkları bakımından dünyanın en kötü siciline sahip ülkeleri arasında iken, Kovid-19 salgını sonrasında bu tablo daha da vahim boyutlara sıçramıştır. 2020 yılına 4.5 milyon işsiz ile giren Türkiye, Kovid-19 salgınının yarattığı yeni işsiz dalgası sonucu daha dramatik günler yaşamaya başlamıştır. Resmi rakamlara göre işsizlik oranı yüzde 13.8 iken gerçekte bu oranın yüzde 21.1, geniş anlamıyla işsizliğin yüzde 24.8 olduğu tahmini yapılmaktadır.
Salgın sonrası işsiz kalan kesime dönük gerekli tedbirler alınmamış, kısa çalışma ödeneği tüm kesimleri kapsayacak şekilde işletilmemiş, İşsizlik Sigortası Fonu tüm işsizlere uygulanmamış, işverene tanınan ve aylık 1179 TL olarak belirlenen ücretsiz izin seçeneği de işçileri açlığa mahkûm etmiştir.
Başta hekim ve hemşireler olmak üzere salgını bastırmak üzere aylardır ailelerini göremeden ve yoğun mesai altında çalışan tüm sağlık çalışanlarının maaşlarında yeterli iyileştirme yapılmamış ve Kovid-19 enfeksiyonuna yakalanmamaları için gereken önlemler alınamamıştır. Sağlık çalışanlarının salgınla mücadele ederken virüs kapması, meslek hastalığı olarak kabul edilmemiştir.
Salgın sonrası mesaisi ve iş yükü artan market ve kargo çalışanlarına Kovid-19 riskine karşı hijyen koşulları sağlanamamış, insani çalışma düzeni getirilmemiş, işverenin insafına bırakılmışlardır.
İşyerleri kapatılan esnafa faizsiz kredi sağlanamamış, burada çalışan işçilere iş güvencesi getirilmemiştir. Salgın sürecinde gıda güvenliğini sağlayan çiftçilerin Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerine olan tüm borçları 1 yıl faizsiz olarak ertelenmemiş, 2019 yılı tarımsal desteklemeleri halen ödenmemiş ve 2020 yılı tarımsal destekleme tebliği açıklanmamıştır. Mevsimlik tarım işçilerinin koşulları iyileştirilmemiş, Kovid-19’e karşı gerekli önlemler alınamamıştır.
Dünya Çalışma Örgütü (ILO), İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana karşılaşılan en büyük krizin yaşanacağını, dünya genelinde tam zamanlı olarak çalışan yaklaşık 200 milyonu aşan kişinin işsiz kalacağını açıklamıştır. Ticaret, konaklama ve gıda hizmeti sektörlerinde büyük daralma yaşanacağını kaydeden ILO; yoksulluk sınırındaki kitlelerin artacağı uyarısını yapmıştır. Kovid-19 salgınına AB ülkelerine göre çok daha kötü bir ekonomik tabloda yakalanan Türkiye’de sıkıntıların katlanacağı ve işsizliğin tırmanacağı açıktır. Fabrikaların kapasite kullanım Nisan’da geçen yılın aynı ayına göre yüzde 13.1 gerileyerek yüzde 61.9’a düşmüştür.
Türkiye’nin salgın sonrası yüzde 5 küçüleceği tahminleri yapılırken, bu ortamda istihdam imkânlarının daha da kısıtlanacağı ortadadır.
Eşitlik, kardeşlik ve adaletin egemen olduğu, emeğin karşılığını aldığı, salgın ve sömürünün olmadığı bir dünyada yaşamak dileği ile 1 Mayıs Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü’nü kutlarım. Her zaman emeğin yanında olacağımızı, işçi kardeşlerimizin haklı taleplerine destek vermeye devam edeceğimizi belirtirim. Yaşasın 1 Mayıs!
Yorum Yazın